Türkiye Çelik Üreticileri Derneği (TÇÜD) Genel Sekreteri Yayan, Türk çelik sektörünün 2023 yılı performansı ve 2024 beklentilerine ilişkin değerlendirmede bulundu.
Türk çelik sektörünün üretiminin 2022’de bir önceki yıla göre yüzde 13 düştüğünü dile getiren Yayan, gerilemenin bu yılın ilk yarısında da devam ettiğini söyledi.
Yayan, üretimdeki kademeli toparlanmanın 2023’ün ikinci yarısında gerçekleştiğine işaret ederek, “Bu toparlanmada, özellikle Türkiye’nin güneyinde meydana gelen deprem felaketinden sonra bölgedeki tesislerin üretime başlaması, enerji girdi maliyetlerinin makul seviyelere düşmesi ve yılın 3. çeyreğinden itibaren 6 milyon ton civarında yeni kapasitenin devreye girmesi etkili oldu.” diye konuştu.
Buna karşın yılın 11 ayında ham çelik üretiminin geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 6,1 azalarak 32,5 milyon tondan 30,5 milyon tona gerilediği bilgisini veren Yayan, ithalatta ise yüzde 18,8’lik artış yaşandığını bildirdi.
Yayan, geçen yıl Rusya-Ukrayna Savaşı ve ardından enerji fiyatlarının hızla yükselmesiyle dünya çelik sektöründe gözlenen durgunluğa 6 Şubat depremlerinin eklenmesinin Türk çelik sektörünü olumsuz etkilediğini ifade etti.
“2024’te kapasite kullanım oranlarının artması öngörülüyor”
Bu yılın ikinci yarısında devreye giren yeni kapasiteler sayesinde 2024’te sektörde önemli artış öngörüldüğünü vurgulayan Yayan, şunları kaydetti:
“Kapasite kullanım oranlarının 2021’deki yüzde 75 seviyesine ulaşabilmesi için bu yıl devreye giren yatırımların yurt içi tüketimle desteklenmesi önemli. Bu, yeni yatırımların sürmesi açısından da gerekli. Kapasite artırımlarına ek olarak yeşil dönüşüme yönelik enerji yatırımları ve girdi çeşitliliğine yönelik yatırım çalışmalarının artması bekleniyor. 2024’te enerji maliyetlerinin makul seviyelerde kalması, dampingli ve devlet destekli ürün ithalatına karşı koruma tedbirlerinin uygulanması ve dahilde işleme rejiminin yurt içi girdi tedarikini engellemeyecek çerçeveye oturtulmasıyla kapasite kullanım oranlarının artması öngörülüyor. Böylece sektörün 2021’deki 40,4 milyon tonluk rekor üretim seviyesini aşacağını ve 2022’deki 15,2 milyon tonluk ihracat seviyesine ulaşarak, Türkiye’nin cari işlemler dengesine olumlu katkı sağlayacağını tahmin ediyoruz.”