Altının ons fiyatı, ABD Merkez Bankası’na (Fed) ilişkin güvercin beklentiler, jeopolitik riskler ve dolar endeksinin gerilemesiyle 3 yılın ardından yükseldi.

Merkez bankalarının güvercin para politikalarına 2024’de başlayabileceğine dair beklentiler artarken, küresel piyasalarda özellikle Fed’in gelecek yıl faiz indirimleri için harekete geçebileceğinin işaretini vermesi ve açıklanan verilerin ekonomide “yumuşak iniş” umutlarını desteklemesi öne çıktı.

Fed Başkanı Jerome Powell, Fed’in en son faiz kararı toplantısında yaptığı açıklamada sıkılaştırma döngüsünde politika faizinin muhtemelen zirvede veya zirveye yakın olduğuna inandıklarını belirterek, banka yetkililerinin ise faiz oranlarının daha da artırılmasını uygun bulmamasına rağmen bu olasılığı masadan kaldırmak da istemediğini aktarmıştı.

Güvercin beklentilerin güçlenmesi altının ons fiyatını desteklerken, tahvil faizlerindeki gerileme de altının alternatif maliyetini baskılamaya devam etti.

2022 yılını yüzde 3,88 seviyesinden tamamlayan ABD’nin 10 yıllık tahvil faizi yüzde 5’in üzerini görmesine karşın bu seviyelerden gerileyerek 2023’ü de neredeyse aynı seviyeden yüzde 3,8810’dan tamamladı.

Diğer taraftan İsrail-Filistin çatışmasının daha geniş bir alana yayılabileceği endişesi güvenli liman varlıklara talebi artırdı.

Talebin artmasında, Hindistan’da düğün sezonu, Batı dünyasında Noel dönemi ve Çin’de yeni yılın gelmesi de etkili oldu.

Yıl içinde 2145,12 dolarla rekor seviyeyi gören altının ons fiyatı bu yıl yüzde üzerinde yüzde 13,11 artarak 2062,74 dolar oldu ve tüm zamanların en yüksek yıllık kapanışını gerçekleştirdi. Altın böylece 3 yılın ardından yatırımcısının yüzünü güldürdü.

Analistler, Çin tarafında Tayvan’la ilgili soru işaretlerinin devam etmesinin de altının güvenli liman özelliğini öne çıkardığını söyledi.

Yıl içinde Asya merkez bankalarının para birimlerini koruma amaçlı önlemler alması da altını destekleyen unsurlar arasında yer aldı.

Küresel ekonominin 2023’te yavaşlayacağına dair endişeler de altını destekledi. Küresel çaptaki resesyon riski ve para politikalarının seyrine ilişkin endişeler ve belirsizlikler de altının ons fiyatını yukarı yönlü etkiledi.

Çin Merkez Bankası’nın altın rezervlerini artırmaya devam ettiğine yönelik haberler altının yüksek performansına katkıda bulunurken, SVB ve Signature Bank’ın iflasının ardından da yatırımcılar güvenli liman altına yöneldi.

Altının onsu en son 2020’de yükselmişti

En son 2020 yılını yüzde 25,2 yükselişle tamamlayan altının ons fiyatı 2021’i yüzde 3,8, 2022’yi yüzde 0,3 düşüşle tamamlamıştı.

2021 ve 2022’de gelişmiş ülke merkez bankalarının şahinleşen para politikaları altının ons fiyatını baskılamıştı. 2021 yılında ayrıca Fed Başkanlığına Jerome Powell’ın tekrar aday gösterilmesi sonrası azalan belirsizlikler ile yatırımcıların güvenli limanlardan ayrılmaya eğilim göstermesi de altını olumsuz etkileyen başka bir faktör oldu.

Saxo Capital Emtia Strateji Başkanı Ole Hansen, AA muhabirine yaptığı değerlendirmede altın ve gümüşün 2024’de düşük tahvil getirileri ile düşük fonlama maliyetlerinden faydalanabileceğini belirtti.

Gelecek yıl altının onsundaki yükselişlerin üç faktörün etkisiyle devam edebileceği öngörüsünde bulunan Hansen, bu faktörlerin hedge fonların altın talebindeki hızlanma, merkez bankalarının sağlam bir hızla fiziki altın almaya devam etmesi ve artan taşıma maliyetleri olacağını ifade etti.

Hansen, Fed’in faiz indirimlerine yönelmesiyle beklenen faiz indirimi sayısının yumuşak iniş mesajlarıyla kanıtlandığını ancak sert bir inişin veya resesyonun ise daha da büyük bir faiz indirimi ihtiyacını tetikleyebileceğini vurguladı.

Tahvil faizlerindeki artışa rağmen, son iki yıldaki merkez bankalarının rekor altın alımlarının altının yükselmeyi başarmasının ana nedeni olduğunu belirten Hansen, “Altın ETF talebinin tekrar artması, merkez bankalarının talebinin devam etmesi, potansiyel olarak zayıflayan doların da desteğiyle altının ons fiyatının yeni bir rekor seviye olan 2300 dolara ulaşabileceğini öngörüyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.

Commerzbank Emtia Analisti Barbara Lambrecht de altının bu yıl borsalarda işlem gören emtia grupları arasında en iyi performans gösterenlerden bir tanesi olduğunu söyledi.

Fed’in faizleri düşürme ihtimalinin şimdiden altın fiyatlarının önemli ölçüde yükselmesine neden olduğunu belirten Lambrecht, yaklaşan faiz indirimlerinin altının lehine olacağını bu nedenle 2024’ün ikinci yarısında altının onsunu 2150 dolara kadar yükselebileceğini aktardı.

Yatırım talebinin de Fed’in ufukta görünen ve gerçekleşmesi beklenen faiz indirimleriyle yeniden canlanmasının muhtemel olduğunu ifade eden Lambrecht, “Buna karşın, yüksek yerel altın fiyatları Asya’nın iki büyük altın tüketicisi olan Çin ve Hindistan’daki altın talebini olumsuz etkileyebilir. Zira başta Hindistan olmak üzere Çin’deki altın tüketicileri genellikle fiyatlara karşı duyarlıdır.” dedi.

Lambrecht, “Son yıllardaki deneyimler, bu ve geçen yılki olağanüstü yüksek hacimlere ulaşılması zor olsa bile, merkez bankalarının önümüzdeki yıl da çok fazla altın satın almaya devam edeceğini gösteriyor.” ifadelerini kullandı.

ETİKETLER
Altın

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir