Etki Yatırımı Danışma Kurulu (EYDK) ve The Global Steering Group for Impact Investment (GSG) iş birliğiyle düzenlenen “Etki Ekonomisine Doğru: Türkiye’nin Yüzüncü Yılında Küresel Kuzey ve Küresel Güneyi Birleştirmek” başlıklı Küresel GSG Liderlik Zirvesi Boğaziçi Üniversitesi Albert Long Hall’de başladı.
Zirvenin açılışında konuşan Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi Başkanı Burak Dağlıoğlu, zirvenin kendileri için çok anlamlı ve önemli olduğunu belirterek, Türkiye’de etki ekonomisine dair adımların 10 yıl kadar önce atılmaya başlandığını söyledi. Dağlıoğlu, finansal yatırımlar ile etki yatırımlarını birlikte değerlendirdiklerini ve bu kapsamda uluslararası birçok etkinlikte Türkiye’yi temsil ettiklerini belirtti.
Daha yeşil olmak ile tedarik zincirinde dayanıklılık başlığının küresel gündemin en üst sıralarında yer aldığını aktaran Dağlıoğlu, şunları kaydetti:
“Tüm ülkeler, kurumlar, düşünce kuruluşları büyüme zorluğunun üstesinden nasıl gelineceğini konuşuyor. Günümüz dünyasında büyüme sürdürülebilir olmalı. Sadece büyümenin yeterli olmadığını biliyoruz. Kapsayıcı olması, dayanıklı ve dirayetli olması gerektiğini de biliyoruz. Bütün paydaşlar, aslında bu soruyu yanıtlamaya çalışıyor. Bizim anlayışımızda etki yatırımları; sürdürülebilir, kapsayıcı ve dirayetli büyüme sorusuna katkıda bulunabilir. Bu nedenle bugünkü buluşmamıza çok değer veriyoruz.
Son 10 yılda Türkiye kendini etki yatırımlarında kanıtladı. Yeşil enerji, çevre teknolojileri, eğitim teknolojileri, yaşam bilimleri teknolojileri gibi alanlara zaten yatırım yapmış durumdayız. Bunun yanı sıra uluslararası etki yatırım fonlarının da ilgisini çekebildik. Dolayısıyla önümüzdeki yıllarda giderek daha fazla artan sayıda iyi haberler duymaya devam edeceğiz. Bu nedenle, bu toplantı çok isabetli bir zamanda ve doğru bir yerde yapılıyor.”
Türkiye’nin küresel kuzey ve küresel güneyi birleştirme konusunda önemli bir rol üstlendiğini anlatan Dağlıoğlu, özellikle Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın liderliğinde Rusya ila Ukrayna arasındaki birçok meselenin çözüldüğünü söyledi.
Dağlıoğlu, Türkiye’nin hızlı büyüyen ve dirençli bir ekonomiye sahip olduğuna dikkati çekerek, “Ayrıca yatırımcı dostu bir iş ortamına sahibiz. Biz ekonomik reform gündemine büyük bir taahhütle bağlıyız ve yatırım ortamını daha da iyileştirmeyi planlıyoruz. Türkiye; Avrupa, Asya ve Afrika’nın buluşma noktası olduğu için küresel bir pazar erişimi da sağlamakta.” diye konuştu.
“Uluslararası finans forumları düzenleyeceğiz”
İstanbul Finans Merkezi Genel Müdürü Ahmet İhsan Erdem de İstanbul Finans Merkezi’nin birinci aşamasının nisan ayında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın teşrifleriyle açılışını yaptıklarını hatırlatarak, İstanbul’u küresel bir finans merkezine dönüştürmeyi hedeflediklerini bildirdi.
Erdem, Türkiye Cumhuriyeti’nin finansal rekabet gücünü uluslararası alanda artırmak, finansal piyasalar ile ürün ve hizmetlerinin gelişimine ve derinleşmesine katkıda bulunmak istediklerini söyledi.
İstanbul Finans Merkezi’nin küresel finans merkezlerinden biri olması için çalıştıklarını vurgulayan Erdem, “Kamu ve devlet bankalarının, değer yönetim şirketleri, broker şirketleri, sigorta şirketleri ve Türkiye ve uluslararası finans ve düzenleme kuruluşları ile birlikte bir araya gelecekleri nokta olacak. Yatırımcılar farklı vergi teşvik veren operasyonel avantajlarından İstanbul Finans Merkezi’nde istifade edecek.” diye konuştu.
İstanbul Finans Merkezi olarak hem kendi bünyelerinde hem de yerleşkedeki kuruluşların kadınların iş gücüne katılımında teşvik edici bir rol üstleneceklerini ve ilgili kuruluşlarla iş birliği geliştireceklerini bildiren Erdem, İFM’de ulusal ve uluslararası kuruluşların politika yapıcıları, akademisyenleri ve finans dünyasını bir araya getireceklerini kaydetti.
Erdem, platform oluşturma çalışmalarına başladıklarını ve bu platformun ilk ayağı olarak ilk 1 yıl içerinde uluslararası finans forumunu düzenlemek için çalışmalara başladıklarını belirterek, “Bu platform ve forum, Türkiye’nin 2053 net sıfır emisyon hedefini ve Birleşmiş Milletler’in Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri kapsamında imkanların, zorlukların ve yeterliliklerin konuşulacağı sorunların tespiti ve çözüm önerilerinin belirli bir metodoloji ile tartışılacağı yapılar olacak.” ifadelerini kullandı.
“Türkiye, etki yatırımı merkezi ve bölgesel giriş noktası olarak küresel konumunu yükseltiyor”
EYDK Başkanı Şafak Müderrisgil de “Jeopolitik konumu, insan sermayesi, girişimci hayır severlik dikeyi, yetkin finans sektörü ve girişimcilik ekosistemiyle Türkiye, etki yatırımları için güçlü bir temel sunuyor. GSG topluluğunun önemli bir parçası olan Türkiye, bir etki yatırımı merkezi ve bölgesel giriş noktası olarak küresel konumunu yükseltiyor.” ifadelerini kullandı.
GSG Başkanı Sir Ronald Cohen ise gelişen etki yatırımı ekosistemi ve potansiyeli ile Türkiye’nin farklı kıtalar arasında yaratıcı fikirlerin akışını mümkün kılan konumu ile stratejik bir noktada yer aldığını belirterek, “Cumhuriyetin yüzüncü yılının, EYDK’nın sürdürdüğü katma değerli çalışmaları kutlamak ve Türkiye’nin tarihi geleneklerinin küresel etki yatırımı hareketine verebileceği katkıları ortaya koymak için de uygun bir zaman olduğunu düşünüyorum.” değerlendirmesinde bulundu.
Verilen bilgiye göre, 50 ülkeden 150 etki yatırımı liderini Türkiye’deki paydaşlarıyla bir araya getiren zirve, Türkiye ve sınır ötesi partnerleri için “etki liderliği”, “etki sermayesinin harekete geçirilmesi”, “etki ölçümü ve yönetimi” ile “kadınların güçlendirilmesi” konularına odaklanıyor. 1 Haziran’a kadar devam edecek zirve kapsamında hedef odaklı strateji toplantıları ve çalıştay da yapılacak.