Geçen hafta ABD’de açıklanan verilerin iş gücü piyasasına yönelik karışık sinyaller vermesi, pay piyasalarında risk iştahını törpülerken, yarın ülkede açıklanacak Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) verilerinin, ABD Merkez Bankası’nın (Fed) önümüzdeki süreçte atacağı adımlara ilişkin ipuçları vermesi bekleniyor.
Analistler, beklentilerin üzerinde gelen istihdam artışına karşın işsizlik oranının yükselmesi ve ücret artışlarındaki yavaşlamanın Fed’in yılın ilk yarısında faiz indirimlerine başlayabileceği ihtimalini masada tuttuğunu söyledi.
İş gücü piyasasının, yavaş yavaş soğuma sinyali verdiğini aktaran analistler, bu durumun ABD ekonomisinde “yumuşak iniş” beklentilerini de desteklediğini ifade etti.
Analistler, ABD’de yarın açıklanacak TÜFE’nin şubatta aylık yüzde 0,4 ve yıllık bazda yüzde 3,1 artış kaydetmesinin öngörüldüğünü anımsatarak, söz konusu verinin beklentilerin dışında gelmesi durumunda piyasalarda oynaklığın artabileceğini söyledi.
Para piyasalarında ise enflasyon verisi öncesi Fed’in faiz indirimine başlama ihtimali mayısta yüzde 25 ve haziranda yüzde 75 olarak fiyatlanıyor.
Öte yandan, ABD’nin 10 yıllık tahvil faizi, yüzde 4,04’e kadar gerileyerek son 1 ayın en düşük seviyesini test etmesinin ardından yüzde 4,09’da dengelendi.
Bugün yükseliş eğilimini üst üste 9’uncu işlem gününe taşıyan altının ons fiyatı, 2 bin 181 dolardan alıcı bulurken, düşüş serisini art arda 7’nci işlem gününe taşıyan dolar endeksi ise önceki kapanışının hemen altında 102,7 seviyesinde bulunuyor.
Yaklaşık son 1 aylık süreçte 80-85 dolar aralığında dalgalı bir seyir izleyen Brent petrolün varil fiyatı, bugün önceki kapanışına göre yüzde 0,4 düşüşle 81,3 dolardan işlem görüyor.
Cuma günü New York borsasında, Nasdaq endeksi yüzde 1,16, S&P 500 endeksi yüzde 0,65 ve Dow Jones endeksi yüzde 0,18 azalış kaydetti. ABD’de endeks vadeli kontratlar, yeni haftaya da negatif bir seyirle başladı.
Avrupa
Avrupa borsalarında da Fransa hariç satıcılı bir seyir hakim olurken, bu hafta gözler Almanya’nın enflasyon verilerine çevrildi.
Analistler, Avrupa’nın en büyük ekonomisi olarak da bilinen Almanya’da, TÜFE’nin şubatta aylık yüzde 0,4 ve yıllık yüzde 2,5 artış göstereceğini beklediklerini ifade ederek, söz konusu verinin ardından piyasalarda oynaklığın artabileceğini kaydetti.
Öte yandan, geçen hafta Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) 3 temel politika faizini piyasa beklentileri doğrultusunda sabit tutmasının ardından açıklamalarda bulunan ECB Başkanı Christine Lagarde, Banka’nın enflasyonu yüzde 2 hedefine doğru çekme konusunda kaydettiği ilerlemenin yeterli derecede güvence sunmadığını belirtti.
Lagarde, ekonomik büyümeye yönelik risklerin aşağı yönlü kalmaya devam ettiğini ve jeopolitik gerilimlerin enflasyona yönelik yukarı yönlü riskler arasında bulunduğunu vurgulayarak, “Enflasyonu düşürme sürecindeyiz ve ilerleme kaydediyoruz ancak kendimizden yeterince emin değiliz. Daha fazla kanıta, daha fazla veriye ihtiyacımız var. Nisanda biraz daha fazlasını, haziranda ise çok daha fazlasını öğreneceğiz.” ifadelerini kullandı.
Geçen haftanın son işlem gününde İngiltere’de FTSE 100 endeksi yüzde 0,43, İtalya’da MIB 30 endeksi yüzde 0,04, Almanya’da DAX 40 endeksi yüzde 0,16 değer kaybederken, Fransa’da CAC 40 endeksi yüzde 0,15 artış kaydetti. Avrupa’da endeks vadeli kontratlar, yeni haftaya da negatif bir seyirle başladı.
Asya
Asya pay piyasalarında Çin hariç negatif seyir öne çıktı.
Japon ekonomisinin beklentilerin üzerinde büyümesinin ardından Japonya Merkez Bankası’nın (BoJ) ultra gevşek para politikasına yakın zamanda son verebileceğine ilişkin beklentiler güçlendi.
Bu durum, Japon yeninin dolar karşısında değer kazanmasına neden olurken, ülke pay piyasaları üzerinde ise aşağı yönlü baskı oluşturdu.
Düşüş eğilimini üst üste 5’inci işlem gününe taşıyan dolar/yen paritesi, 146,5 seviyesine inerek son bir ayın en düşük seviyesini test etmesinin ardından 146,9’da dengelendi.
Kapanışa yakın Japonya’da Nikkei 225 endeksi yüzde 2,8, Hong Kong’da Hang Seng endeksi yüzde 0,2 ve Güney Kore’de Kospi endeksi ise yüzde 0,5 azalış kaydederken, Çin’de Şanghay bileşik endeksi yüzde 0,2 değer kazandı.
Yurt içi piyasalar
Yurt içinde cuma günü alıcılı bir seyir izleyen Borsa İstanbul’da BIST 100 endeksi, günü yüzde 1,12 değer kazancıyla 9.155,32 puandan tamamlarken, bu hafta sanayi üretimi ve cari açık verileri yatırımcıların odağına yerleşti.
Dolar/TL, dün alıcılı bir seyir izleyerek günü önceki kapanışının yüzde 0,3 üzerinde 31,9289’dan tamamlamasının ardından bugün bankalararası piyasanın açılışında 32,0020 seviyesinden işlem görüyor.
Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings, cuma günü piyasaların kapanmasının ardından Türkiye’nin kredi notunu “B”den “B+”ya yükseltirken, not görünümünü de “durağan”dan “pozitif”e çıkardı.
Fitch Ratings’in açıklamasında, not artırımının, makroekonomik ve dış kırılganlıkları azaltmada para politikası sıkılaştırmasının beklenenden daha fazla önden yüklenmesi de dahil olmak üzere, Haziran 2023’teki değişimden bu yana uygulanan politikaların dayanıklılığına ve etkinliğine olan güvenin artmasından kaynaklandığı bildirildi.
Ödemeler Dengesi Beklenti Anketi’ne katılan ekonomistler, cari işlemler hesabının ocak ayında 2 milyar 460 milyon dolar açık verdiğini tahmin ediyor. Ekonomistler, cari işlemler açığının 2024 yılında ise 30 milyar 611 milyon dolar olarak gerçekleşmesini bekliyor.
Analistler, bugün yurt dışında veri gündeminin sakin olduğunu, yurt içinde ise iş gücü istatistikleri ve ticaret satış hacim verilerinin takip edileceğini belirterek, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 9.200 ve 9.300 puanın direnç, 9.100 ve 9.000 seviyelerinin destek konumunda olduğunu kaydetti.